Şey güzel bir kelimedir, şeyini şey ettiğimin şeyi denildiğinde daha da romantikleşir. House M.D.’de bir şey’dir. Şey’in anlamsızlığını, paradoksunu bünyesinde barındıran bir “şey”.
Her insan yalancıdır şiarı sürekli tekrar eder House’da. Burada her insanının her an yalan söylediği anlamı çıkmaz, her insan her an yalan söylese zihnimizin derinliklerinde, dilimizin hapishanesinde yalan ile doğru olmazdı. Şiardaki yalancı kimi zaman yalan söyleyen insandır. Her insan kimi zaman yalan söylüyorsa her insan yalancıdır diyen House o an yalan mı söylüyordur yoksa doğru mu? House bir şey söylemiyordur aslında, yalan ile doğru insana dairdir ve House bu noktada değerlendirmenin dışında bir noktadadır. House istese de istemese de yalan söyleyemez, kültür endüstrisinin bir ürünü olarak yalandır.
House yalandır ve bu yalan gizil bir insan doğası anlayışının taşıyıcısıdır ve bu insan doğasından her uzaklaşma bir semptomdur ve bu semptom bir hastalığa işaret eder. Mal varlığını sürekli hayır kurumlarına dağıtan insanın bu davranışı uzun uğraşlar sonunda bir boğaz enfeksiyonuna bağlanır. Kendini inançlarına adayan bir kadının bu kendini adaması ise gençliğinde girdiği bir cinsel ilişkinin uzayan giden fizyolojik hikayesinin sonucudur. Aşık olmak sadece beyinde patlayan ne yapacağını bilemeyen hormonlardır ve insan bu hormonların etkisiyle hareket eder. Her davranış fizyolojik bir temele indirgenir ve tıp kutsallaştırılır. Tüm kutsallıklara karşı çıksa da “yalan” kendi kutsallığını yaratır.
Size verildi, lütfen kullanın der House beyni kast ederek ya da insanlar aşksız yaşamayacaklarını söylediklerinde onlara oksijenin daha önemli olduğunu söyleyin der. Yaşam sadece nefes alıp vermeye, fizyolojinin devam ettirilmesine indirgenmiştir bu yalan içinde ve bu yalanın kullanılmasının salık verildiği organ ise beyindir. Beyin de değildir burada kast edilen çünkü her halükarda beyin fizyoloji sona erene kadar çalışır, gönderme daha gizemli bir yeredir, elle tutulmayan ya da gözle görülmeyen tanımlanması hemen hemen imkansız olsa da yalanın en derin noktasıdır işaret edilen. Akıldır bu, muhakeme yeteneği. Olaylar arasında neden sonuç bağlantıları kurarak bu olayları kendi lehine çevirmesi gereken bir akıldır, çıkarcı ve bencil. House’un insanı bu aklın taşıyıcısıdır, zaten bu aklın taşıyıcısı olmayan insan semptomları üzerinde taşır, biraz deşilirse mutlaka bir hastalık bulunur. House tıbbın yanında ikinci kutsallığını da yaratır ve birinci kutsallık ikinci kutsallığın ürünüdür.
Tüm insanlar aynıdır bu yalanın içinde, biraz kurcalanırsa ve çıplaklaştırılırsa “aynı” olduklarını kendileri de göreceklerdir. House’un yaşamına giren herkes kendilerini bir tür çıplaklaştırma oyununun içinde bulurlar ve zamanla yalana benzemeye başlarlar. Aslında benzemezler zaten yalanla aynı oldukları için, ne olduklarını hem kendileri görmeye başlarlar hem de bunu göstermeye. Yalan ne olması gerekeni gösteriyordur çevresine ne de olanı, o sadece yalanı gösteriyordur ve insanları yalanı göstermeye yalanla yüzleşmeye davet ediyordur. Yalan hiç sorgulamaz kendini, aldığı her kararı haklı bulur ve haklı olduğunu kanıtlamak için her yol meşrudur, sürece odaklanmaz yalan, önemli olan sadece sonuçtur. Yalan üçüncü kutsallığını da ortaya çıkartır zaman içerisinde yani kendini, yalanı.
House’la beraber çalışanlar kendilerini uzun süren bir aşağılama ve birbiriyle rekabet ortamı içerisinde bulurlar. Yalanın dünyasındaki bu aşağılama ve rekabet hem var olan probleme daha hızlı çözüm üretmeye hem de kendilerini tanımada ya da aynıya benzerliklerini fark etmede eşsiz anahtarlardır. Bu sürekli işte, rekabette ve baskı altında olma hali sonucunda yalanın çalışanları zamanla çevrelerinden kopuk ve mutsuz insanlar haline gelirler. Bu çevreden kopma, mutsuzlaşma haliyle çevresindekiler yalana bağlamaya başlar. Bu öyle bir bağdır ki birkaç ay sonra öleceğini bilen bir kadın o ortamdan uzaklaşmak istemez. Yalan kutsallıklarıyla beraber gönüllü kölelerini de ortaya çıkarmıştır artık.
Problem fanatiği olan yaşamını problemleri çözmeye adamış olan House en büyük problemi göz ardı etmiştir, yani kendi yalanını, yalan oluşunu. Bunu istese de göremez ve bu problemin peşinden koşamaz, o sadece taşıyıcıdır, anlatıcı, daha da ötesi gizil insan doğası düşüncesinin pazarlanması için üretilmiş bir gösteridir. Her gösterinin, her yalanın olduğu gibi House’unda sonu gelmiş ve bitmiştir. Artık üretilmeyecektir bu gösteri, bu yalan; fakat aynı insan doğası anlayışı farklı farklı gösterilerde farklı farklı yalanlarda üretilmeye, büyümeye devam edecektir. Ta ki insanlar daha farklı yalanlarda yaşatılmaya ve yaşamaya başlayacakları zamana kadar.
bok
YanıtlaSil