Modern İnsan Evlatlarının Hayat Tarzları Üzerine Bir Deneme
ya da
Dualist Düşünme Biçimlerine Pantolonun Üstünden Bir Katkı:
Sağlıklı Beslenme vs. Beslenme
ya da
Dualist Düşünme Biçimlerine Pantolonun Üstünden Bir Katkı:
Sağlıklı Beslenme vs. Beslenme

‘Peynir-ekmek’in ontolojik gerginliği

Sağlıklı beslenmenin kamusal orgazmı
Bu seviye sağlıklı beslenmenin en belirleyici seviyesidir, zira yenilen malzemenin niceliği/miktarı süreyi de etkiler ve sağlıklı beslenmek isteyen kişi için tam bir sınanma evresi halini alır. Tabii ki sınanma, adıyla müstesna, kişinin kendi başına yapabileceği bir iş değildir; tam da aksine başkalarını da içerir. Bu içerim, temel olarak aynı masanın paylaşıldığı kişiler (bu deneyde esnaf lokantaları ‘sıfır’ olarak alınır), ikincil olarak da aynı mekânın paylaşıldığı kişilerden oluşan, merkezinde sağlıklı beslenen kişinin olduğu ve onu çevreleyen iç içe iki çember şeklinde şematize edebilecek olan paydaşlardan meydana gelir. Yapılacak herhangi bir kural dışı davranış, çemberlerin kapsama alanlarıyla ters orantılı olarak olumsuz sonuçlar verecektir (‘bu Aysel de ne kadar çok yiyormuş’; ‘şu herife bak, mal gibi yiyor’ vb.). Kural 2: sağlıklı beslenme sosyal olanın bilgisini içerir, sağlıklı beslenmeye arkadaşla gidilir. Çünkü sağlıklı beslenmede kamuyla paylaşılan beslenme değil, beslenmenin sağlıklı olmasıdır, modernitenin insan evlatlarına itelediği ‘kişinin sahip olması gereken özellikler’den biri olan sağlıkla. Bu seviyeden sonra ise -temel ihtiyaçlar bağlamında değerlendirildiğinde yakın ilişkide olan ve tam da bu nedenle metafor aracılığıyla kurulan ilişkinin aslında metaforik olmadığının satır arasında gizlenmesini de göz önünde tutarak- orgazmın hat safhasına denk düşen evreye gelinir: tatlı.
A priori mutluluk ve şizofrenik tatlı

Modernin bengi-dönüş üretimi
Modern insan evlatlarının düşünme biçimi olan ‘ya o ya bu’ geleneği –her konuda olduğu gibi- ağzının içinden girip götünden çıkacak olan şeylerin neler olması gerektiğiyle ilgili bir dünya sunar ve bu dünya da aslında kişinin kim olduğunun sırlarını verir... miş. Peki modernite kişiye şu sorunun cevabını verebilir mi: Gece bardan sonra içilen çorbanın sabah bıraktığı gastritin ve reflünün toplumsal hayata sirayeti nasıl önlenebilir? Tabii ki bunun da cevabı var! “az ve sık yiyin, ama akşam sekizden sonra asla”. Tam da modernlerden beklendiği gibi…
Pek sevgili yazar arkadaşım Psinoza Bento arkadaşımın gündelik hayata salça olan yazılarını fevkalade keiyf içinde okuyorum. Üstadımın hayatla olan derdine ortak oluyor, anlattığı herşeyde homo-modernicustan biraz daha uzaklaşıyor, kendimi buluyorum. Yakında inşallah platese de başlayacağım.
YanıtlaSilSaygılar, hürmetler.