“Kısmet ise gelir Hint'ten, Yemen'den, kısmet değilse ne gelir elden?”
Anonim
“Beni öldürmeyen her şey beni güçlendirir” diye buyurmuş Nietzsche. Koskoca Nietzsche’nin sözüne söz söylemeyeceğiz elbette. Burada ele alacağımız mesele “beni öldürmeyen herşey beni güçlendirir” sözünün gündelik yaşamlarımızdaki kullanımı, hizmet ettiği işlev ve bu bağlamdaki anlamı olacaktır. Öncelikle günümüzde bu sözün daha çok “seni öldürmeyen şey seni güçlendirir” olarak kullanılmakta olduğunu belirtmekte fayda var. Nietzsche bu cümleyi genel kullanımın aksine birinci tekil şahısta kurarak kendini aklamış yani bir nevi “beni güçlendirir ama sizi bilemem” demiş oluyor, beri yandan da bir başka önemli aforizmasinin “bu dahil bütün genellemeler yanlıştır” sözünün kısmi de olsa hakkını vermiş oluyor.*
Konunun özünden daha fazla sapmadan “seni öldürmeyen şey seni güçlendirir” mottosunun ne anlama geldiğini irdelemeye girişelim: bazı durumlar vardır, kişi ne diyeceğini bilemese de kendini bir şey söylemeye mecbur hisseder. Bu sırada söylenen şey ne kadar yuvarlak, ne kadar etliye sütlüye dokunmazsa o kadar kolay ve o kadar sıklıkla dillerden kulaklara doğru süzülür ve kulaklar tarafından hazmedilir. “Seni öldürmeyen şey seni güçlendirir” mottosu da işte tam böyle anlarda kullanılır. Karşıdaki kişinin başına hoş olmayan bir durum gelmiştir, yapacak bir şey yoktur, bu durumda söylenecek sözler üç aşağı beş yukarı bellidir: “Her işte bir hayır vardır hocam”, “kısmet”, “nasipse olur”. İşte bu sözlerle seni öldürmeyen şey güçlendirir mottosu aynı işleve sahiptir. Karşıdaki insanı telkin eder, söyleyeni söyleyecek bir şeyi yokken söylemiş gibi göstererek kurtarır.
Aynı zamanda bu sözlerin hepsi ilerlemeci bir zihniyete işaret eder. Her işte bir hayır varsa dünya veya kişisel olarak sen hep iyi olana, hayırlı olana doğru ilerlemektesinizdir. Hatta ilerlemekten başka şansınız yok demektir. Aynı şekilde beni öldürmeyen beni daha güçlü yapıyorsa bu demektir ki ölmediğim müddetçe güçleniyor, daha güçlü bir birey oluyorum. Dolayısıyla “her işte bir hayır vardır” ile “seni öldürmeyen şey seni güçlendirir” cümleleri iletişimsel anlamda aynı mesajı verirler fakat bu mesajlar farklı bağlamlar içinde varolurlar. Biri diğerine göre kulağa daha seküler, duruma göre daha “entel”, daha “cihangir” gelir. Bayramlarda ilki, barlarda ikincisi daha sık kullanılır. İkisi de doğru zamanlarda kullanılırsa hayat kurtarabilir. Yine de allah kimseyi bu lafları kullanmaya mecbur etmesin. Zira çok kullanımı her bünyede sası bir tat bırakır.
Not: Bir barın sifonuna Deleuze’den alıntı yapan arkadaşa ve bunun üzerine sorduğu soruyla bu yazıya ilham veren Felix Sarotti’ye teşekkürü bir borç bilirim.
* Tabi bir de meselenin sözü birinci tekil şahıstan alıp ikinci tekil şahısa adapte etme boyutu var. Bunu yapan hangi bilinçli varlıksa, ona kendini kimle bir tuttuğunu bir daha düşünmesini öneriyorum.